Öncelikle elbette ki hiçbir evliliğin sona ermesini istemediğimizi belirtelim. Ancak bazı durumlarda boşanmak her iki taraf için de evliliğin devam etmesinden çok daha hayırlı bir durum haline geliyor.
Tarafımıza en çok iletilen konulardan biri boşanma ile ilgili durumlar. Tabi ki burada boşanma ile ilgili bütün detaylardan bahsedemeyeceğiz. Ancak çiftler olarak boşanma kararı alındıktan sonra bu kararı uygulamaya geçirmek için ilk gidilmesi gereken adres olarak bu noktada doğru boşanma avukatı seçmek için gerekli olanlardan kısaca şu şekilde bahsedebiliriz.
Boşanma işlemleriniz ile ilgili her zaman alttaki iletişim formundan bize danışabilirsiniz.
En sık karşılaşılan hukuki konulardan biri de miras ile ilgili konulardır. Elbette çok geniş bir konu olan veraset konusunda en sık sorulan sorulardan biri ise veraset nedir nasıl alınır sorusudur.
Öncelikle veraset belgesi bir kişinin ölümü halinde mal varlığı üzerinde kimlerin ne kadar hakkı olduğunu gösteren belgedir.
Bu belge kişi henüz sağ iken kişinin rızası ile veya sağlık problemlerinin baş göstermesi gibi zorunlu durumlarda çıkarılabilir.
Veraset belgesi, genellikle noterler aracılığıyla çıkarılır. Veraset belgesini noterden çıkarılabilmesi için miras bırakan ile mirasçı arasında soy bağı olması gerekmektedir.
Veraset belgesinin noterden çıkarılamayacağı durumlarda çıkarılacağı makam ise “Sulh Hukuk Mahkemeleri” olarak belirlenmiştir.
Bir davanın sonucunda verilen kararda haksızlığa uğradığınızı düşünebilirsiniz. Bu noktada çekinecek hiçbir şey yok. Çünkü her tip mahkemede görülen davalara karşı itiraz edebileceğiniz farklı farklı merciler söz konusudur.
Hukukta itiraz mekanizması en çok ceza hukukunda uygulanmaktadır. Bu oldukça doğaldır. Zira, ceza hukukunda tarafların hepsinin memnun ayrıldığı dava sayısı oldukça azdır.
Bu davaların ardından verilen kararlar ile birlikte en sık sorulan soru bu mahkeme kararına itiraz yolu nasıl olur veya nasıl itiraz edebilirim olmaktadır.
Hukuk sistemimizde henüz oldukça yeni sayılabilecek bir sistem değişikliği ile artık adli mahkemelerin kararına karşı da bir üst mahkemeye itiraz edilebilmektedir. Bu itiraz yoluna istinaf adı verilmiştir.
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan yeni yargı reformu paketi ile istinaf mahkemelerinin 5 yıl altı cezalarda vermiş olduğu kararların kesin karar sayılması hükmü de kaldırılmıştır. Dolayısıyla artık istinaf mahkemelerinin 5 yıl altı cezalara ilişkin verdikleri kararlara karşı da Yargıtay’a başvurulabilmektedir.